Çekip gitme arzusu  

Posted by Asuman Yelen in , , , ,



Gel ey çaresiz ölümlü, gel, karanlık

Temiz yatağıdır güzel uykunun

Ve dindiği yerdir tüm acıların.”

T.Fikret


O karanlık ki, beni gündüzlerin siyahından, gürültülerin içinden, bitmeyecek kavganın, riyanın, yalanın, düşmanlığın ortasından çeker- alır, sarıp-sarmalayıp süresiz nadasa yatırdığım kara gözlü mutlu çocuğun koynuna taşır. O bembeyaz yatağa…

O yatak benim kıymetli konuklarımı ağırladığım kabul yerimdir. Onlar, sancılı, mutsuz, kırgın yattığım gecelerde uğrarlar, saçımı okşayan sevgi dolu elleri, başımı koyduğum güvenli dizleri, güçlü omuzları vardır yaslanacağım. Sessiz, saygılı, derin bakışlı ve şefkat doludurlar.

O yatak beni bambaşka dünyalara, farklı alemlere götüren geminin iskelesi, otobüsün terminali, trenin istasyonudur. Tüm mutluluk turlarımın bilet gişesi. Beni masmavi gökyüzüne taşıyan güzel anka kuşunun kanadı. Gittiğim yerlerde, uçsuz bucaksız tertemiz denizler beni içlerine alır. Yemyeşil çimenlerin üzerinde, ağaçlar ve renkli çiçekler arasında, çocuklarla koşar, bembeyaz örtülü uçsuz bucaksız masaların etrafına tüm sevdiklerimle toplanır, kuş sütü içeriz.

Ve o ev… Hep aynı ev… Düzenli aralıklarla ziyaret ettiğim, tertemiz ahşap tabanı, birer basamakla çıktığım, kapıları olmayan, boydan boya sedirleri, bembeyaz örtüleri, kadife halıları, pırıl pırıl yatağıyla üç odası, tavanından sallanan tek ampulüyle, hep aynı yerde beni bekleyen, tek katlı, geniş pencereli aydınlık ev. Odalarını tek tek dolaştığım, içinde huzur bulduğum.

Gecenin aydınlığından günün karanlığına, çamurlu, dikenli yolları, defolu insanlarıyla beni bekleyen gürültülü aleme düştüğümde, eğer hala bakışlarımda muzip bir ışıltı, sesimde çocuksu bir tını, dudağımın kenarında sürekli bir tebessüm taşıyabiliyorsam, bunu, yüreğimde ve yatağımda sakladığım o masum çocuğa borçlu olduğumu biliyor, onu gözümden sakınıyorum.



Bu bir öykü atölyesi çalışmasıdır.


This entry was posted on 23.10.2009 at Cuma, Ekim 23, 2009 and is filed under , , , , . You can follow any responses to this entry through the comments feed .

8 yorum

Asucum, harika bir yazı olmuş bu, ellerine sağlık. Hele "sarıp-sarmalayıp süresiz nadasa yatırdığım kara gözlü mutlu çocuk" betimlemesine bayıldım. Harikasın. Bence bu konunun yazısı BUDUR!

23 Ekim 2009 13:29

Sevgili Leylak, senin gibi bir usta kalemden gelen bu güzel yorum, benim için çok önemli. Çok teşekkür ediyorum.

Sevgiler can arkadaşım...

23 Ekim 2009 14:08

Ne güzel betimlemeler var böyle.
Detaylarla gelen huzur insanın içini okşarken bir yandan da sana olan hayranlığım katlanıyor.
Çok güzel çıkmış elinden, çok duygusal bir yazı olmuş,içinde insanın kendinden kesitler bulduğu..
Yazan ellerine yüreğine sağlık diyor,içindeki çocuğu da seni de sevgiyle öpüyorum Asucuğum..
Lütfen onu gözünden sakınmaya devam et..
İçten sevgilerimle...

23 Ekim 2009 23:59

İçindeki çocuğa tüm güzellikleri sunarım canım.
O çocukla bütünleşen sen ve ben seni çok sevdim.
Ellerine yüreğine sağlık
Sevgiler...

24 Ekim 2009 00:50

Yine çok güzel şeyler yazmışsın bana sevgili Zeugma.Çok teşekkür ederim. Sanıyorum bir çok kişinin ortak duyguları bunlar. Hepimiz korumalıyız içimizdeki çocuğu.
Ben de seni sevgiyle öpüyorum canım.

24 Ekim 2009 01:50

Sevgili Nur,
O güzel yüreğinle bana sürekli güç ve cesaret veriyorsun.
Esas biz sana bu değerli desteğin ve güzel dileklerin için çok teşekkür ediyoruz.
Hep sevgiyle kal.

24 Ekim 2009 02:04

Selam
güzel bir blog ismi ve içeriği
Lezzetli bir yazı edebi yönüyle mükemmel
“Yüreğimde sakladığım o masum çocuğa borçluyum”
Doğan CÜCELOĞLU’nun /içimizdeki çocuk atlı kitabın da şöyle der
Daha bilimsel bir üslupla
Kötü alışkanlıkları, korkuları bırakıp daha özgür, daha bilinçli olma yoluna girdiğimiz zaman yaşamımızın olumsuz yönlerini olumluya dönüştürmeye başlarız. İçimizdeki çocuğun sağlıksız yönlerini deşmek bize acı verecektir, ne var ki bu acının yanı sıra yaşamın gerçek enerji kaynağına ulaşmış olacağız. İç çocuğumuzun sözlerine iyi kulak vererek; onun sesini iyi dinler ve ilişkimizi ona göre ayarlarsak mutlaka sağlıklı bir dönüşüme ulaşırız.
onu gözümüzden neden sakınmayalım:))
Güzel çocuk senin olsun hayatım istersen
Niçin gözüm sana baktıkça böyle yaşlanıyor?
Tevfik Fikret
sevgiyle,başarılar iyi çalışmalar

25 Ekim 2009 11:16

Akilliigne,

Blogumla ve yazımla ilgili güzel sözleriniz için çok teşekkür ediyorum.
Sevgiyle kalın...

25 Ekim 2009 12:00

Yorum Gönder

Blog Widget by LinkWithin